Anadolu Ajansının düzenlediği milletlerarası haber fotoğrafı yarışı “İstanbul Photo Awards 2025″in ikinci standının resmi daveti, AA Yönetim Kurulu Lideri ve Genel Müdürü Serdar Karagöz’ün ev sahipliğinde İstanbul’da gerçekleştirildi.
Ödül alan 29 fotoğrafçının yapıtlarından oluşan, tekil ve kolaj tertibinde toplam 139 fotoğraf, Ankara’nın akabinde Ulusal Saraylar Başkanlığı Saray Koleksiyonları müzesindeki Dolmabahçe Sanat Galerisi’nde sergilendi.
Açılışta konuşan Karagöz, fotoğrafın çağdaş çağın en güçlü tanıklık araçlarından biri olduğunu belirterek, bilhassa savaş ve kriz bölgelerindeki insan kıssalarını belgeleme gücü ve toplumsal hafıza oluşturmadaki kritik rolünü vurguladı.
“Savaş sadece sayılarla anlatılamaz”
İstanbul Photo Awards’ta birinci seçilen karenin “Biz neyi hatırlıyoruz? Neyi unutmuyoruz?” sorularına karşılık verdiğini belirten Karagöz, “Arkamda görmüş olduğunuz bu kare Gazze’de çekildi. Bir annenin ve babanın İsrail hava hücumlarında kaybettikleri çocuklarının cansız vücuduna sarılışını görüyoruz. Fotoğrafçı Saeed Jaras, bu anı kaydetti. İstanbul Photo Awards heyeti tarafından 2025’in en güzel fotoğrafı seçildi. Bu kareye baktığımızda anlıyoruz ki savaş sırf istatistik değildir. Savaş sadece sayılarla anlatılamaz. Zira her kare, her an bir insan öyküsüdür.” dedi.
Karagöz, evvelki yıllarda da birinciliğin savaş fotoğraflarının olduğuna işaret ederek, “2024’te Mohammed Salem ve 2023’te Sergey Kozlov acı gerçekliği yansıtan fotoğraf karesiyle birinci olmuştu. Memleketler arası fotoğraf yarışlarına baktığımızda hepimiz farkında olmadan bir gerçekle karşılaşırız. Savaş, çatışma ve kriz bölgelerinde çekilen fotoğraflar çoğunlukla en güçlü fotoğraflardır. Olumsuz tesirlerini bilsek de bu karelere bakmaktan kendimizi alıkoyamayız. Zira bu fotoğraflar, insanlık durumlarını, duygusal öyküleri ve toplumsal kırılmaları derinlemesine anlatır. Bu nedenle fotoğraf, hissettirme ve anlatma gücü en yüksek irtibat araçlarından biridir.” sözlerini kullandı.
Fotoğrafın tanıklık aracı olarak insanlık tarihini yönlendirdiğini aktaran Karagöz, şöyle devam etti:
“Geçmişe baktığımızda, 19. yüzyılda Roger Fenton’un Kırım Savaşı sırasında çektiği kareler savaşın birinci kere geniş kitlelerce görülmesini sağladı. 20. yüzyıla geldiğimizde Vietnam Savaşı’nda çekilen kareler tekrar insanlık tarihinin en kıymetli anlarına şahitlik etti. Bugüne döndüğümüzde teknoloji değişti, kameralar gelişti. Bir iğne deliğinden süzülen ışıkla başlayan fotoğraf tarihi karanlık odalardan artık dijital ihtilale uzandı. Lakin değişmeyen bir şey var. Fotoğraf hala hakikatin en yalın, en güçlü lisanı olmayı sürdürüyor. Bugün burada gördüğünüz kareler sadece birer fotoğraf değil, tarihe düşülmüş notlar, geleceğe bırakılmış hafıza fragmanlarıdır. Bugün Gazze’de Ukrayna’da ya da dünyanın öteki coğrafyalarında çekilen fotoğraflarda çok değerli tanıklıklara şahitlik ediyoruz. Çekilen bu kareler, tarih ve toplumsal hafızanın da bir kaydı olma niteliğinde.”
“Yüzlerce, binlerce gazete AA’nın açlık karelerini manşetine taşıdı”
Serdar Karagöz, AA’nın 135 ülkede foto muhabirleri olduğunu, her gün binlerce kare ile dünyada olup biteni görünür kıldığını vurgulayarak, günde 4 bin fotoğraf, 1500 haber, 450 görüntü, 30 multimedya, 22 canlı yayın olmak üzere, 6 binden fazla içerik üretildiğini lisana getirdi. Karagöz, 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze özelinde 200 binden fazla fotoğraf karesi, 15 bin görüntünün da AA foto muhabirleri ve kameramanları tarafından dünya medyasına servis edildiğini söyledi.
İsrail’in Gazze halkını topluca cezalandırmak için açlığı silah olarak kullandığını aktaran Karagöz, “O karelerden biri Anadolu Ajansı foto muhabiri Muhammed El Yakubi objektifinden dünyaya ulaştı. Şu manşeti hatırlarsınız “Yavaş yavaş ölüyoruz, bizi kurtarın.” The Guardian haftalık mecmuasının kapak fotoğrafı idi bizim çektiğimiz o fotoğraf. Akabinde, AA foto muhabirleri Gazze’de açlığa tanıklık eden kareleri dünya medyasını domine etti. Yüzlerce, binlerce gazete, internet sitesi, haber bülteni AA’nın o açlık karelerini manşetine taşıdı. O bildiri milyarlarca beşere ulaştı.” diye konuştu.
Karagöz, 7 Ekim’den itibaren şahit olunan savaş hatalılarını ve hataları belgelemek gayesiyle “Kanıt” ismi verilen kitabın yayınladığını aktardı.
Kanıt’ın 10. edisyonuyla büyümeye devam ettiğinin altını çizen Karagöz, şöyle devam etti:
“Çünkü savaş kabahatlerine ait deliller birikmeye devam etti. İspat kitabından çabucak sonra ‘Sanık’ ve ‘Tanık’ kitabını hayata geçirdik. Sanık kitabı şimdi basılmadı. Zira bu savaş suçlularının ve soykırımın sanıklarının listesi büyümeye devam ediyor. Biz İspat kitabının bir de belgeselini yaptık. Bu belgesel İngiltere Parlamentosu’nda, Katar’da ve Amerika Birleşik Devletleri’nin pek çok eyaletinde gösterildi. Bilhassa fotoğrafa verdiğimiz değer ve paha İstanbul Photo Awards müsabakasında bir sefer daha gündeme geldi. Bizler dünyada fotoğrafın gücünü merkeze alan bir haber ajansı olarak İstanbul Photo Awards’u düzenlemekten, dünyanın en fazla iştirak sağlanan fotoğraf yarışı olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz.”
İstanbul Photo Awards’a 2025’te 2000’den fazla fotoğrafçının başvurduğunu söyleyen Karagöz, 20 bin fotoğraf ortasından en güzel fotoğrafların milletlerarası heyet tarafından seçildiğini kaydetti.
“Artık bu yarış dünyaca çok kıymetli yarışlardan bir tanesi oldu”
AA Görsel Haberler Yöneticisi Aykut Ünlüpınar, stantta yer alan eserler konusunda iştirakçilere bilgi verdi. Programa katılanlara, yarışta ödül alan yapıtların bulunduğu fotoğraf albümü takdim edildi.
Programda tekil portre kolunda üçüncülük mükafatını kazanan Hootan Babapourvajarı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İstanbul Photo Awards ile fotoğraflarının dünyanın farklı yerlerinde görülebileceğini aktararak, “Aslında fotoğrafçılar için en âlâ şey, fotoğraflarını dünyanın dört bir yanındaki insanlara göstermektir. Benim için de birebir. Aslında bu fotoğrafları çekip İstanbul’a gönderirken dünyanın dört bir yanındaki öbür insanların da bu fotoğrafı görebileceğini ve bu acı öyküyü duyabileceğini düşündüm. Burada olmaya çalışıyorum zira dediğim üzere, fotoğraflarımı dünyanın dört bir yanındaki insanlara göstermek istiyorum. Bu fotoğrafta, Taliban 2021’de Afganistan’a geri döndüğünde kocasının asit saldırısından kurtulan Afgan bir bayanı görüyorsunuz.” biçiminde konuştu.
İstanbul Photo Awards heyet üyesi, fotoğrafçı Ahmet Sel, yarışın 11 yıldır AA tarafından organize edildiğine değinerek, şunları kaydetti:
“11 sene aralıksız, tertipli bir halde bu müsabakayı ortaya çıkarmak kıymetli bir şey. AA’nın grupları sahiden çok kıymetli bir iş yapıyor. Artık bu müsabaka dünyaca çok değerli yarışlardan bir tanesi oldu. Biz daha küçük başlamıştık lakin her yıl yeni katılan foto muhabirleriyle, foto muhabirlerinin giderek artan kalitesiyle bu bütün dünyada fotoğrafçılık alanında, haber fotoğrafçılığında konuşulan, kelamı edilen, dikkat edilen bir müsabaka haline geldi. Yarışın verdiği iletiler da var alışılmış. Fotoğrafların yarattığı tesir, fotoğrafların taşıdığı mana, dünyada ışık tutulan bölgeler… Bugüne kadar her vakit kelam verilmeyen ya da görünmeyen insanların bizim fotoğraflarımızda görülmesi ve fotoğrafçıların sahiden buna değer vermeleri, bunun üzerinde uzun vakit çalışmaları çok kıymetli bir şey.”
Sel, global medya krizlerine karşın foto muhabirliğinin hala taşıyıcı, manalı ve kıymetli bir meslek olma özelliğini koruduğunu kelamlarına ekledi.
Programa Cumhurbaşkanlığı Bağlantı Lideri Prof. Dr. Burhanettin Duran, AA Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Yayın Yönetmeni Yusuf Özhan, AA Genel Müdür Yardımcısı Oğuz Enis Peru, AA Yayınlar ve Yapımlar Koordinatörü Oğuz Karakaş, AA Akademi ve Yayın Koordinatörü Yahya Bostan ve akademisyenler ile milletlerarası basın ve fotoğraf dünyasından değerli isimler katıldı.
Davette, hang drum sanatkarı 45 dakikalık özel bir performans sahneledi.
Sergi, 7 Eylül’e kadar ziyaret edilebilecek
11 yıldır düzenlenen yarışa, bu yıl 114 farklı uyruktan fotoğrafçı, yaklaşık 22 bin fotoğraf ile müracaat yaptı.
Ziyaretçiler stantta, İsrail’in Gazze’ye yönelik devam eden akınlarından Doğu Afrika’daki yıkıcı sellere, İzlanda’daki yanardağ patlamasından Paris 2024 Olimpiyatları atletlerine, Afgan bayanların ömür uğraşından Sednaya Hapishanesi’nden kurtulan mahkumlara, Brezilyalı sörfçülerin büyük dalgalarla gayretinden göçmenlerin tehlikeli seyahatlerine kadar, dünya gündeminde yer alan çarpıcı olayları belgeleyen fotoğrafları inceleme fırsatı buluyor.
Bu yıl Turkcell’in irtibat sponsorluğunda düzenlenen müsabakaya, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) yurt dışı aktiflik sponsoru, Türk Hava Yolları (THY) ise kısmi ulaşım sponsoru olarak dayanak veriyor.
Haber, spor, tabiat ve etraf, portre ve günlük ömür kollarında tekil ve seri fotoğrafların değerlendirildiği müsabakada ödül alan fotoğraflara ait bilgilere “istanbulphotoawards.com” adresinden ulaşılabiliyor.
Sergi, 7 Eylül’e kadar ziyaret edilebilecek.
About The Author
More Stories
Oğuz İçecek, WorldFood İstanbul’da Yerli ve Lezzetli Eserleriyle Büyük İlgi Gördü
CHP’de İnanılmaz Kurultay Toplantısı
Tekirdağ Çorlu’da Pompalı Tüfekli Hücum: 1 Yaralı